/ Hz. Peygamber [sav] dönemi tefsir bilgi ve birikimin sahabe dönemine, sahabe dönemi tefsir bilgi ve birikimin Tabiin dönemine, Tabiin dönemi tefsir bilgi ve birikimin Tebei Tabiin dönemine ve bütün bu bilgi birikim ve kazanımların bizim dönemimize nakletme aşamalarının geçen süreçlerinin nasıl oluştuğu kazanımı sağlandı.
/ Her dönemin Alimlerinin tefsir dilinin aynı olduğu fakat tefsir anlama usullerinde farklılık bulunduğu.
/ Tefsirin Kuran ı yorumlamanın yanında aslında Kuran ı nasıl hayatta işlevsel kılabiliriz anlayışının verilmek istenmesi ve Kuran ın oku ezberle düşün anla ve yaşanması gereken bir kitap olması.
/ Alimlerin tefsir anlayışlarının farklı olması onların farklı bilgi ve birikimlere sahip olmaları ve farklı kültürlerde yaşamaları etkili olmuştur.
/ Bir konuya yönelirken konuyu bütün yönleriyle ele alınması gerektiği, farklı bakış açılarıyla yaklaşılması gerektiği anlayışı kazanıldı.
/ Tefsirin bir insan faaliyeti olduğu ve onun anlamak açıklamak ve yorumlamak olduğu bilgisi kazanıldı.
/ Her yüz yılda bir tefsir tabakasının oluştuğu bunun da dönemin ihtiyaçları gereği yapıldığı.
/ Kuran ın insandan istediği şeyin ; oku, düşün, anla, yaşa anlayışıdır.
/ Günümüzde bile tefsirin yapıldığı ve tefsir yapıldığında çekirdek döneme yani Hz peygamber(sav) dönemine inildiği ve bu dönem olmadan tefsirin yapılmasının mümkün olamayacağı.
/ Rivayet tefsirinin ve dirayet tefsirinin oluşmasının temel nedeninin müfessirlerin kaynak ve yöntemlerinin farklı olduğundan kaynaklanmasındandır.
/ Müfessirlerin tefsir anlayışının yanında Fıkıh Tarih Hadis Kelam ilimlerini de öğrenmişler ve müfessir aynı zaman da birer fakihçi birer hadisçi birer tarihçi birer kelamcıdır.
/ Kuran ı en güzel bir şekilde anlamak için bir bütün olarak ele aldığımızda ve bütüncü bir bakış açısıyla bakıldığı zaman onu doğru bir şekilde anlayabiliriz.
/ Kazanılan bu bilgi, birikim, deneyim, anlamları fark edebilme ve farklı bakış açılarını hayata nasıl geçirebiliriz bu bilgiyi nasıl işlevsel bir hale getirebiliriz ve çevremizde bulunanlara nasıl iletebiliriz ve Kuran ın aslında yaşanması gereken ve insanın hayatına yön veren bir kitap olduğu, insan ancak kendi özününü bu kitap sayesinde elde edebileceği ve anlamlı ve yaşanması gereken bir hayatı KURAN ı KERİM sayesinde elde edebileceği en büyük kazanım sağlandı.
14070093 SEDAT FIRAT D ŞUBESİ
/ Hz. Peygamber [sav] dönemi tefsir bilgi ve birikimin sahabe dönemine, sahabe dönemi tefsir bilgi ve birikimin Tabiin dönemine, Tabiin dönemi tefsir bilgi ve birikimin Tebei Tabiin dönemine ve bütün bu bilgi birikim ve kazanımların bizim dönemimize nakletme aşamalarının geçen süreçlerinin nasıl oluştuğu kazanımı sağlandı.
/ Her dönemin Alimlerinin tefsir dilinin aynı olduğu fakat tefsir anlama usullerinde farklılık bulunduğu.
/ Tefsirin Kuran ı yorumlamanın yanında aslında Kuran ı nasıl hayatta işlevsel kılabiliriz anlayışının verilmek istenmesi ve Kuran ın oku ezberle düşün anla ve yaşanması gereken bir kitap olması.
/ Alimlerin tefsir anlayışlarının farklı olması onların farklı bilgi ve birikimlere sahip olmaları ve farklı kültürlerde yaşamaları etkili olmuştur.
/ Bir konuya yönelirken konuyu bütün yönleriyle ele alınması gerektiği, farklı bakış açılarıyla yaklaşılması gerektiği anlayışı kazanıldı.
/ Tefsirin bir insan faaliyeti olduğu ve onun anlamak açıklamak ve yorumlamak olduğu bilgisi kazanıldı.
/ Her yüz yılda bir tefsir tabakasının oluştuğu bunun da dönemin ihtiyaçları gereği yapıldığı.
/ Kuran ın insandan istediği şeyin ; oku, düşün, anla, yaşa anlayışıdır.
/ Günümüzde bile tefsirin yapıldığı ve tefsir yapıldığında çekirdek döneme yani Hz peygamber(sav) dönemine inildiği ve bu dönem olmadan tefsirin yapılmasının mümkün olamayacağı.
/ Rivayet tefsirinin ve dirayet tefsirinin oluşmasının temel nedeninin müfessirlerin kaynak ve yöntemlerinin farklı olduğundan kaynaklanmasındandır.
/ Müfessirlerin tefsir anlayışının yanında Fıkıh Tarih Hadis Kelam ilimlerini de öğrenmişler ve müfessir aynı zaman da birer fakihçi birer hadisçi birer tarihçi birer kelamcıdır.
/ Kuran ı en güzel bir şekilde anlamak için bir bütün olarak ele aldığımızda ve bütüncü bir bakış açısıyla bakıldığı zaman onu doğru bir şekilde anlayabiliriz.
/ Kazanılan bu bilgi, birikim, deneyim, anlamları fark edebilme ve farklı bakış açılarını hayata nasıl geçirebiliriz bu bilgiyi nasıl işlevsel bir hale getirebiliriz ve çevremizde bulunanlara nasıl iletebiliriz ve Kuran ın aslında yaşanması gereken ve insanın hayatına yön veren bir kitap olduğu, insan ancak kendi özününü bu kitap sayesinde elde edebileceği ve anlamlı ve yaşanması gereken bir hayatı KURAN ı KERİM sayesinde elde edebileceği en büyük kazanım sağlandı.
FATİH SAVCI
14070195 D ŞUBESİ
1)İnsanın yaşama amacının oku, düşün, anla, yaşa olması gerekir.
2)Her insanın anlam küresinin farklı olduğunu öğrendim.
3) Her insanın aynı ayetten farklı farklı yorumlar
çıkarabileceğini bunun olumsuz bir şey değilde aksine iyi bir şey olduğunu
anladım.
4)Taberi,Ferra, maturidi , ibni abbas, Fahreddin razi, gibi
tefsir alimlerinin tefsir anlayışını ve ayetleri nasıl yorumladıklarını
anladım.
5)Aynı ayete türlü türlü manalar verilebileceğini anladım.
6)Okuduğumuz kitaplardan kuran nedir? den ayet sure kuranı
kerimin terim ve diğer anlamlarını
öğrendim.
7)Kuran bütünlüğü üzerine kitabından ise kuran her bir ayetin
önceki ve sonraki ayetlerle ilişkisi olduğunu anladım.
8)Ayetleri
anlamaya çalışırken sebebi nuzuluna bakarak anlaşılması gerektiğini anladım.
9)Tefsir
usulü kitabından nesih ve mensuhun faydalarını anlamış oldum.
10)Kuranın
nasıl anlaşılması gerektiğini anlamış oldum okuduğumuz kitaplarda.
11)Kuranı
hayatımızın merkezine alınması gerektiğini çıkarımında bulundum.
12)Yaptığımız
ödevlerle hem ödevi yaparken de aynı anda müfessirlerin hayatlarını ve
eserlerinin özelliklerini öğrenmiş oldum.
13) 14 hafta
gördüğümüz tefsir dersleriyle tefsire olan bakış açımın değiştiğini fark ettim.
14)Bir dersi
geçebilmek için önce bu dersi sevmenin gerektiğini anladım.
15)Sırasıyla
okuduğumuz kitapların birbirini tamamlar nitelikte olduğunu öğrendim.
16)Anlam
küresindeki farklılıklara olan görüşlerim negatiften pozitife doğru değişti.
17)Tefsire
olan bakış açım 180 derece değişti.
18)İnsan
denilen mahlukun insan olmayı başarabilmesi için başvurması gereken tek kitabın
kurandır.
19)Tefsir
dersinin arapça işlendiğinde hiçbir şey
anlaşılamayacağını Türkçe işlendiğinde öğrencinin daha zevkle çalışacağı bir
ders olduğunu anladım.
20)Son madde
olarak tefsirin kuranın anlaşılmasında ve insanın hayatını anlamdırmasında insana yardımcı olan en büyük ilim dalı
olduğunu anladım
1)Kuran 'ı Kerim 'in niçin indirildiğini kime nasıl ve hangi amaçla indirildiğini öğrendim
2)İnsan denen varlığın niçin sorguladığını ve bu sorgulama mekanizmasının nasıl oluştuğunu ögrendim
3)İnsanda var olan anlam kürenin ne olduğunu öğrendim
4)İnsanın hayatı anlamlandırmasında sorgulama ve anlam küresinin nasıl görelik kazandığını öğrendim
5)Bakmak görmek anlamlandırmanın ne demek olduğunu öğrendim
6)Hayata karşı hayatı anlamlandırırken hangi anlam anlam küreyi ne şekilde ve nasıl kullanacağımı öğrendim
7)Kuran ile hayata nasıl bakış açısı kazandıracağımı öğrendim
8)İnsanoğlu Kuran ı şimdiye kadar nasıl ve ne şekilde anlamlandırdı ve hangi sonuçlara ulaştığını öprendim
9)Kuran ın ana dilinin arapça olması nedeni ile farklı dillerden meal faaliyetlerinde dilin hangi şekilde ve hangi yöntemlerle kullanılacağını öğrendim
10)Dilin kaynağı dilin kullanımı insanın dil ile kavramlar arasındaki bağlamda hayatı nasıl anlamlandırdığını öğrendim
11)Kuran nedir sorusuna birçok anlam küresi farklı insandan farklı anlamlandırma aldım ancak ortak sonuca ulaşabildim
12)Ne yapmalıyız sorusunun cevabının OKU DÜŞÜN ANLA YAŞA olarak zihnimde oluşturup benimsedim
Akif ADA
14070002
Hazırlıklı İlahiyat
D SINIFI
DERSTEN KAZANDIKLARIM
İlk insan
Hz.Adem’den bugüne kadar gelip geçen bütün insanlar bir hayat şekli, bir insan
modeli arıyor. Dünyayı ve evreni tanımaya ve anlamaya çalışıyor. Bazıları
farkında olarak bazıları farkında olmadan… İnsan içinde bulunduğu dünyada;
kendi fıtratını, düşünce, duygu ve inançlarını; istek ve eylemlerinin kaynak ve
gayesini anlamak istemiş. Ortaya sayısız sorular atıp cevap vermeye çalışmış.
Tarih, zaman akıp gitse de insan bu arayışından vazgeçmemiş. Bu arayışta Allah,
insanı yalnız bırakmıyor. Onu ilahi vahiyle destekliyor. Bu ilahi vahiyle insan
hayatını anlamlandırmaya çalışıyor.
‘’Kuran Nedir’’
kitabından anladığım; fıtratımı ve
hayatımı anlamlandırmam için inen bu ilahi vahyin ne olduğunu anlamam. İnsanın
başıboş olmadığını ve nasıl yaşayacağını bu ilahi vahyiden öğrenmesi
gerektiğini ve onu insan nasıl hayatına
aktarması gerektiğini öğrendim. Yani
Kuran; insan modelinin nasıl olacağını insan, tabiat, evren, hayat bütünlüğünün
gerçekleşmesi için kuralları açıklar. Kuran’da gördüğümüz reel cevapları
anlamak ve hayatımıza taşımalıyız. Bu yüzden bizden okumamızı düşünmemizi
anlamamızı ve yaşamamızı ister. Kuran
ahlakıyla ahlaklanan ve kuran’ı pratikte yaşayan ve yaşayan ilk kişi
Hz.Peygamberdir.
‘’Kuran’ın
Bütünlüğü Üzerine’’ kitabından anladığım ise ; Kuran’ı tefsir ederken kuran’ı
tek tek ayetler çerçevesinde değil de bütünlüğünü göz önünde alarak tefsir
edilmelidir. Aksi halde Kuran’da çelişkiler olduğu ortaya çıkar. Fakat Kuran
çelişkilerden uzak bir kitaptır. Kuran açık ve anlaşılır bir kitaptır.
Kuranı yorumlamaya
ve açıklamaya çalışan her insan farklı sonuçlara ulaşabilir. Çünkü her insan
yaşadığı çevreden, şartlardan, ailesinden, okuduğu kitaplardan etkilenebilir.Bu
sebeble yoruma kendi görüş ve düşünceleri karışır. Herkesin düşüncesi
farklıdır. Ortak nokta Kuran’ın çelişkiden uzak tutarlı bir kitap olduğudur.
Peygamberimizden bugüne kadar gelip geçen bütün müfessirlerin yaklaşımlarıda
böyledir. Biz bu derste müfessirlerin hayatını, yaşadığı ortamı, tefsirdeki
yaklaşımlarını ve örnek tefsir metinlerini inceledik.
ELİF USANMAZ 14070228-HAZIRLIKLI İLAHİYAT-D ŞUBESİ
SEDAT FIRAT 14070093 HAZIRLIKLI İLAHİYAT D ŞUBESİ
/ Kazanılan bu bilgi, birikim, deneyim, anlamları fark edebilme ve farklı bakış açılarını hayata nasıl geçirebiliriz bu bilgiyi nasıl işlevsel bir hale getirebiliriz ve çevremizde bulunanlara nasıl iletebiliriz ve Kuran ın aslında yaşanması gereken ve insanın hayatına yön veren bir kitap olduğu, insan ancak kendi özününü bu kitap sayesinde elde edebileceği ve anlamlı ve yaşanması gereken bir hayatı KURAN ı KERİM sayesinde elde edebileceği en büyük kazanım sağlandı.
/ Hz. Peygamber [sav] dönemi tefsir bilgi ve birikimin sahabe dönemine, sahabe dönemi tefsir bilgi ve birikimin Tabiin dönemine, Tabiin dönemi tefsir bilgi ve birikimin Tebei Tabiin dönemine ve bütün bu bilgi birikim ve kazanımların bizim dönemimize nakletme aşamalarının geçen süreçlerinin nasıl oluştuğu kazanımı sağlandı.
/ Her dönemin Alimlerinin tefsir dilinin aynı olduğu fakat tefsir anlama usullerinde farklılık bulunduğu.
/ Tefsirin Kuran ı yorumlamanın yanında aslında Kuran ı nasıl hayatta işlevsel kılabiliriz anlayışının verilmek istenmesi ve Kuran ın oku ezberle düşün anla ve yaşanması gereken bir kitap olması.
/ Alimlerin tefsir anlayışlarının farklı olması onların farklı bilgi ve birikimlere sahip olmaları ve farklı kültürlerde yaşamaları etkili olmuştur.
/ Bir konuya yönelirken konuyu bütün yönleriyle ele alınması gerektiği, farklı bakış açılarıyla yaklaşılması gerektiği anlayışı kazanıldı.
/ Tefsirin bir insan faaliyeti olduğu ve onun anlamak açıklamak ve yorumlamak olduğu bilgisi kazanıldı.
/ Her yüz yılda bir tefsir tabakasının oluştuğu bunun da dönemin ihtiyaçları gereği yapıldığı.
/ Kuran ın insandan istediği şeyin ; oku, düşün, anla, yaşa anlayışıdır.
/ Günümüzde bile tefsirin yapıldığı ve tefsir yapıldığında çekirdek döneme yani Hz peygamber(sav) dönemine inildiği ve bu dönem olmadan tefsirin yapılmasının mümkün olamayacağı.
/ Rivayet tefsirinin ve dirayet tefsirinin oluşmasının temel nedeninin müfessirlerin kaynak ve yöntemlerinin farklı olduğundan kaynaklanmasındandır.
/ Müfessirlerin tefsir anlayışının yanında Fıkıh Tarih Hadis Kelam ilimlerini de öğrenmişler ve müfessir aynı zaman da birer fakihçi birer hadisçi birer tarihçi birer kelamcıdır.
/ Kuran ı en güzel bir şekilde anlamak için bir bütün olarak ele aldığımızda ve bütüncü bir bakış açısıyla bakıldığı zaman onu doğru bir şekilde anlayabiliriz.
.Oku –düşün
–anla-yaşa
.Her
müfessirin yetiştiği ortam yaşadığı
dönem birikimleri ve bilinçaltı farklı olduğu için ortaya çıkarttığı
tefsirlerde farklı olur .
.Müfessirlerin
tefsir anlayşının farklılık arz etmesi kadar tabii bir şey yoktur.
.Her müfessiri
kendi döneminde değerlendirmeli ve tefsirine o yönden bakmalıyız.
.Sahabe
dönemi müfessirinin tefsirinin tabii dönemi müfessiri tefsirinden elbette
farklı olacaktır.
.Müfessirlerin
tefsirler anlayışlarının farklı olması tefsir açısından bir çeşitlilik ve
renktir bu farklılıklar ayrılığa götürmez aksine zenginlik katar
.Müfessirleri
doğru anlamak için onların tefsir tarzını iyi bilmeliyiz .
.Tefsirleri
doğru anlayabilmek için metinde geçen kelime kalıplarını bilmeliyiz ve
müfessirin dil anlayışına hakim olmalıyız
.Tefsirde ki
ifadeli çeviri yaparken bu arabın dilinde ne ifadere bakmalıyız
.Her meslek
ve meşrep sahibi kendi meslek ve meşrebine uygun bır anlam küresi oluşturur
buda tefsircilerin tefsirlerinin farklılaşmasına yol açar öyle olmasa tek bir
tefsir olurdu.
.Her insan
hayatını anlamlandırma çabası içindedir ve bu onun fıtri meyelanıdır bunun en
doğru şekilde açığa çıkması bir üst akıl allahın vahiylerine uymak ile olur
.Kuran
hayatı anlamlandıran bir kitap olduğundan onu en doğru şekilde tefsir etmeliyiz
buda kuran ilimlerini bilmek ile olur
.Kurana bir
bütün açısından bakmalıyız
.Kuranı
günümüze göre değerlendirmeli ondan bu asrın insani için hüküm çıkartmalıyız ki
böylece onu update yapmış olalım
.Kuranı
hayatta mutlu olma aracı olarak görmezsek bu günün insanının sorunlarına asla
çözüm bulamayız
.Kuran
insandan kamil insan olmayı ister başkalarına faydalı olmayı,rabbinin sana
verdiği istidatları inkışaf ettirmeyi soyler böylece hem insanlara yararlı
olunur hemde kuranın söylediği kamil insan olunur
.siz
yaşadığınız için
tek bir canlının bile daha kolay nefes
aldığını bilmek,
işte budur
başarmak.
Son olarak
söyleyeceğim tefsir derside her müfessiri döneminde değerlendirmem gerektiğini
onun anlam küresini oluşturan unsurların farklı oldugunu ve bunun tefsir
tarzına ,uslubuna ,tefsir diline yansıdığı ve bu çeşitliliği hiç umutmam
gerektiği ve kelime kalıplarını iyi değerlendirmem gerektiğini,kuranı günümüz
kitabı olarak her zaman güncel tutmam gerektiğini ve asıl önemli olanın kendine
ve insanliğa faydalı olduğun yer oldugunu ögrendim
Oku –düşün
–anla-yaşa
.Her
müfessirin yetiştiği ortam yaşadığı
dönem birikimleri ve bilinçaltı farklı olduğu için ortaya çıkarttığı
tefsirlerde farklı olur .
.Müfessirlerin
tefsir anlayşının farklılık arz etmesi kadar tabii bir şey yoktur.
.Her müfessiri
kendi döneminde değerlendirmeli ve tefsirine o yönden bakmalıyız.
.Sahabe
dönemi müfessirinin tefsirinin tabii dönemi müfessiri tefsirinden elbette
farklı olacaktır.
.Müfessirlerin
tefsirler anlayışlarının farklı olması tefsir açısından bir çeşitlilik ve
renktir bu farklılıklar ayrılığa götürmez aksine zenginlik katar
.Müfessirleri
doğru anlamak için onların tefsir tarzını iyi bilmeliyiz .
.Tefsirleri
doğru anlayabilmek için metinde geçen kelime kalıplarını bilmeliyiz ve
müfessirin dil anlayışına hakim olmalıyız
.Tefsirde ki
ifadeli çeviri yaparken bu arabın dilinde ne ifadere bakmalıyız
.Her meslek
ve meşrep sahibi kendi meslek ve meşrebine uygun bır anlam küresi oluşturur
buda tefsircilerin tefsirlerinin farklılaşmasına yol açar öyle olmasa tek bir
tefsir olurdu.
.Her insan
hayatını anlamlandırma çabası içindedir ve bu onun fıtri meyelanıdır bunun en
doğru şekilde açığa çıkması bir üst akıl allahın vahiylerine uymak ile olur
.Kuran
hayatı anlamlandıran bir kitap olduğundan onu en doğru şekilde tefsir etmeliyiz
buda kuran ilimlerini bilmek ile olur
.Kurana bir
bütün açısından bakmalıyız
.Kuranı
günümüze göre değerlendirmeli ondan bu asrın insani için hüküm çıkartmalıyız ki
böylece onu update yapmış olalım
.Kuranı
hayatta mutlu olma aracı olarak görmezsek bu günün insanının sorunlarına asla
çözüm bulamayız
.Kuran
insandan kamil insan olmayı ister başkalarına faydalı olmayı,rabbinin sana
verdiği istidatları inkışaf ettirmeyi soyler böylece hem insanlara yararlı
olunur hemde kuranın söylediği kamil insan olunur
.siz
yaşadığınız için
tek bir canlının bile daha kolay nefes
aldığını bilmek,
işte budur
başarmak.
Son olarak
söyleyeceğim tefsir derside her müfessiri döneminde değerlendirmem gerektiğini
onun anlam küresini oluşturan unsurların farklı oldugunu ve bunun tefsir
tarzına ,uslubuna ,tefsir diline yansıdığı ve bu çeşitliliği hiç umutmam
gerektiği ve kelime kalıplarını iyi değerlendirmem gerektiğini,kuranı günümüz
kitabı olarak her zaman güncel tutmam gerektiğini ve asıl önemli olanın kendine
ve insanliğa faydalı olduğun yer oldugunu ögrendim
.Tefsir dersi kazanımlarımı tam olarak ifade edememiş olsamda ben kuranın ve onun tefsirlerinin nasıl daha iyi anlaşılması gerektiğini çok iyi öğrendiğimi söylemeliyim.
BÜŞRA TURPCU
14070221
D ŞUBESİ
FİRDEVS POLAT-14070187 D şubesi Hazırlıklı İlahiyat
Bu dönemki tefsir dersinden öğrendiklerim;
1-Tefsir ilminin Kuran-ı Kerim'in anlaşılmasında ve insanın hayatının anlamlandırılmasında en büyük ilim dallarından biri olduğunu öğrendim.
2-Kuran-ı Kerim'in oku,düşün,anla,yaşa çerçevesinde ele alınmasi gerektiğini öğrendim.
3-İbn Abbas,Taberi,Razi,el-Ferra,Maturidi,Mukatil bin Süleyman,İbn Kuteybe gibi müfessirlerin tefsir anlayışlarını ve nasıl tefsir yaptıklarını öğrendim.
4-Sıra ile okumuş olduğumuz kitapların birbirini tamamlar nitelikte olması okuduğum kitapları daha iyi kavramami sağladı.
5-Örnek tefsir metinlerinin sınıfta okunması ve incelenmesi bana bir tefsir bakış açısı kazandırdı.
6-Kim ve ne olursa olsun ön yargılı olmamam gerektiğini anladım.
7-Mufessirlerin yaşadıkları dönemin tefsir çalışmalarına da yansımış olduğunu gordum bu yüzden de onca emekle yaptıkları tefsirlere karşı ne olursa olsun saygılı olmam gerektiğini anladım
8-Yapmiş olduğumuz ödevlerle de bazı müfessirlerinin tefsirinin özelliklerini öğrendim.
9-Kuran-ı Kerim'i hayatımızın merkezine almamız gerektiğini anladım
10- Başlangıçtan günümüze tefsir tarihinin nasıl olduğunu öğrendim
Hocam sizden Allah razı olsun her şey için teşekkürler:)
-Tefsirin hz Peygamber döneminden bu yana devam eden bir faaliyet olduğunu öğrendim
-Tefsir okumalarımı oku düşün anla yaşa çizgisinde yapmam gerektiğini anladım
-Kuranın insanlığa olan mesajını ne için indirildiğini daha iyi kavradım
-Kitap okumalarımızla tefsir bilinci oluşturdum
-Müfessirlkerin Kuranı tefsir ederken nesnel olarak değil çevrelerinden etkilenerek öznel olarak tefsir ettiklerini anladım
-Tefsir yapmak için belli bir birikim gerektiği gibi tefsiri okumak içinde birikim gerektiğini anladım
-Müfessirlerin hayatlarını etkilendikleri okuyarak alim olmanın öyle kolay olmadığını anladım
-Bakmakla görmek arasında fark olduğunu her insanın baktıkları aynı şeyde olsa gördüklerinin farklı olabileceğini dersteki slaytlarla oldukça iyi kavradım
-Arapça olarak inmiş olan Kuranı Türkçe tefsir ederken Arap dilinin inceliklerini bilmek gerektiğini anladım